3 Haziran 2013 Pazartesi

Görev Tamamlandı...

Hiçbir başarı tesadüf değildir.

Yıl 2001...

Şampiyonlar Ligi'nde o zamanlar ilk grup maçlarından sonra ilk ikiye giren takımlar, ikinci tur maçları yapmak yerine tekrar 4'lü gruplara bölünürlerdi. Bayern Münih, iki gruptan da çıktıktan sonra çeyrek finalde kendisine en zor kura çıkar ve Manchester Unıted ile eşleşir... Rakibini iki maçta da yenerek (1-0 ve 2-1) yarı finale adını yazdırır... Son 4 takımdaki rakipleri Real Madrid, Valencia ve Leeds Unıted olur. Kura şansı (!) yine devam eder ve rakip Real Madrid olur. Del Bosque'nin Galacticos'unu her iki maçta da aynı tarife ile 1-0 ve 2-1 ile geçen Ottmar Hitzfeld'in öğrencileri finalde Valencia'nın rakibi olur. O zamanlar hatırlayanlar bilirler, kadroda Kahn, Effenberg, Elber, Scholl, Jancker, Linke, Lizarazu, Jeremies, Kuffour, Salihamidzic gibi yıldız futbolcular vardı... Penaltılara kadar giden maçta Hector Cuper'in Valencia'sını 5-4 yenen Bayern Münih, Avrupa'nın en büyüğü olur. Özellikle çeyrek ve yarı finaldeki zor eşleşmelerin tamamını kazanıp kupayı almaları muazzam bir başarı olmuştu...

Yıl 2013...


Bayern Münih şampiyonluk yolunda gruplardan sonra çıktığı maçlarda sırasıyla 2.turda Arsenal gibi İngilizlerin ekol sahibi takımı ile eşleşti. Rakibini ilk maçta Londra'da 3-1 ile resmen sürklase ettiler. Almanya'da ise tamamen ilk maçın skorunun rehavetine girdikleri maçta 2-0 ile kaybettiler, deplasman golü kuralı ile çeyrek finale yükseldiler. Bu skor ile beraber Bayern Münih, bu sezon Şampiyonlar Ligi dahil oynadığı 54 maçta, ilk defa bir maçta gol atma becerisi gösteremiyordu. Alınan bu mağlubiyet, başta Heynckes tarafından büyük bir ders olarak takıma öğretildi.


Çeyrek finalde İtalyanların 1 numarası ve son iki yılın Serie A şampiyonu Juventus'u zorlanmadan ve gol yemeden iki maçta da yenerek (2-0, 2-0) toplamda 4-0'lık skorla yarı final vizesi alındı.


... ve tarihe geçen yarı final eşleşmesi. Uzay takımı olarak bilinen Barcelona, ne olduğunu anlamadan bir futbol tecavüzüne uğratıldı. Bayern Münih'in finale kaldığını yazan tabelada ise toplam skor 7-0 olarak (4-0, 3-0) beliriyordu. Barca, tam anlamıyla paramparça oluyordu. Dünya Futbolu'nda artık bazı taşların yeri tamamen değişiyordu. 7-0'lık sonuç aynı zamanda 20 yıllık Şampiyonlar Ligi tarihinde yarı finallerde alınan en farklı skor olarak da tarihe geçiyordu. Bir 'Futbol ihtilali' yaşanıyordu 1 Mayıs gecesi...

İtalya ve İspanya şampiyonlarına 4 maçta atılan 13 gol ve karşılığında kalesinde gol dahi görmeyen Manuel Neuer... 

... ve FİNAL...


Yarı final eşleşmeleri öncesi, finalde çoğu insan ve otoriteler tarafından El Clasico beklenirken, Almanlar kendi El Clasico'larını tüm dünyaya izleteceklerdi. Dortmund ile Bayern arasındaki mücadele amansız bir final maçı olacaktı, bundan kimsenin şüphesi yoktu. Bayern Münih, rüya gibi geçen sezonun sonunda Barcelona hegomanyasını yıkıp, yaptığı futbol ihtilalini taçlandırmanın peşindeydi. Maçı, favori olan taraf yani bu sezonun tartışmasız en iyisi Bayern Münih kazandı ve 12 sene sonra tekrar Avrupa'nın en büyüğü oldu.


Alman Tankı diye de adlandırılan Bawyeralıların gruplardan sonra karşılaştığı ve elediği takımlara bir göz atalım...


Arsenal - Juventus - Barcelona - Dortmund...


Sonuna kadar hak edilmiş ve birbirinden zorlu takımları eleyerek kazanılmış bir Şampiyonlar Ligi Şampiyonluğu... Hem de rakiplerine nazaran her türlü kura şanssızlığına rağmen...


Bu sezon toplam 4 kulvarda oynadıkları tüm kupaları kazanarak tarihe altın harflerle adlarını yazdırdılar... Almanya Süper Kupası, Almanya Lig Şampiyonluğu, Şampiyonlar Ligi Şampiyonluğu ve son olarak Almanya Kupası Şampiyonluğu... 54 maçta 46 galibiyet 5 beraberlik ve sadece 3 mağlubiyet... Alınan 3 mağlubiyetin biri skor rehavetiyle kaybettikleri 2-0'lık Arsenal maçı... Diğeri, 3-1'lik Bate Borisov istisnası. Evet istisna, çünkü 100 defa karşılaşsalar ancak 1 tanesini Belarus takımı kazanabilirdi... Sonuncusu ise sahalarında 2-1 kaybettikleri Leverkusen maçı... Bu sozkonusu 3 mağlubiyette dahi Bayern Münih'in ortalama kaleye 20'şer şut attığını da notlarımıza ekleyelim...

Bu sezon tüm takım fazlasıyla olağanüstü oynadı. Hiçbirisine kötü diyemeyeceğimiz performanslara rağmen; Ribery, Dante, Lahm, Robben, Martinez ve Müller'e 10 üzerinden 10 veriyor, diğerlerine de 9,5 veriyorum :) Şaka bir yana, sezon başından bu zamana kadar mücadele ettiği 4 kupanın tamamını kazanarak hem rekorları altüst ettiler hem de dünyada yılın takımı olma gururunu sonuna kadar hakettiler. 


Son 4 yılda 3 Şampiyonlar Ligi Finali ve nihayet üçüncüsünde kazanılan kupa...

Şimdi onlar için 3 tane daha hedef var...


Önce Kıtalararası Kupa Şampiyonluğu, daha sonra geçen sene Şampiyonlar Ligi Finali'nde Chelsea karşısında aldıkları dramatik mağlubiyetin intikamını alma şansına sahip olacakları Avrupa Süper Kupası ve Almanya Süper Kupası'nda rakibinin adeta rövanş maçı olarak göreceği Dortmund mücadelesi...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

SON 1 AYDA EN ÇOK OKUNANLAR