21 Haziran 2016 Salı

2016 Wimbledon

WİMBLEDON = ROGER FEDERER 

... diyerek sözümüze başlayalım. Evet Grand Slam turnuvalarının en prestijlisi olan Wimbledon'da bugüne kadar tam 10 kez final oynayıp bunların 7 tanesini kazanan (Pete Sampras ile beraber bu alanda zirvede) bir isimden söz ediyoruz. Ayrıca son iki final olan 2014'te 33, 2015'te ise 34 yaşında olmasına rağmen hala final oynayabilecek düzeyde bir efsane, Federer. Sözkonusu 2 finalde de 'makina' Djokovic'e kaybetti. 2014 finali en unutulmaz finallerden biriydi. Novak 3-2 kazandı ama Federer ile arasındaki 6 yaş farkın verdiği fiziki dayanıklılık ve mental yorgunluk maçın son setinde bariz bir şekilde hissedilmişti. Final setinde Djokovic 5-4 öndeyken servis atan Federer, basit hatalar yapmış ve son olarak fileyi geçemeyerek kupayı Novak'a vermişti. O turnuvada Federer final maçı da dahil (son anlar hariç) inanılmaz agresif ve istekliydi. Çeyrek finalde Wawrinka ve yarı finalde de Raonic'i eleyerek gelmişti. 2015 Finalinde ise bir yaş daha yaşlanan vücudu ile Djokovic'den yalnızca 1 set alabilmişti.

Son 10 Wimbledon finalinin tamamında Big Four (Büyük dörtlü) olarak adlandırılan Federer- Nadal - Djokovic - Murray'den ikisi yer aldı. Belki de en unutulmaz Wimbledon finali ise 2008'deki 4 saat 48 dakika süren ve Nadal'ın Federer'i 3-2 ile geçtiği maçta yaşandı. İzlemeyenler mutlaka izlesinler (Maç sayısında Federer yine fileye takıldı). Bu epik final, Nadal'ın aynı zamanda ilk Wimbledon şampiyonluğu olurken, Federer'in de üst üste 6.kez bu turnuvayı kazanmasına engel olmuştu. Favorilere geçmeden önce daha önce Wimbledon'u 2 kez kazanan Rafael Nadal'ın sakatlık dolayısıyla turnuvaya katılamayacağını belirtelim. Nadal ayrıca geçen sene henüz ikinci turda Dustin Brown'a elenmişti. Nadal için en erken geri dönüşün ve nihai hedefin olimpiyatlar olacağını (5-21 Ağustos) kestirmek zor değil.


Bir haftadan daha az bir zaman sonra başlayacak olan Wimbledon için baş favori, son yıllarda alışık olduğumuz şekilde tenisin 1 numarası Novak Djokovic. Bu sene takvim slami yapmak için büyük bir iştahı olan Sırp raket ara ara sendeler pozisyonda olmasına rağmen yine de en zor yenilebilecek raket konumunda. Novak daha önce Wimbledon'da 4 finalde 3 şampiyonluk çıkartma başarısı gösterdi. Rakiplerinin onu yenmesi için o gün en ekstra işleri yapmaları şart görünüyor. Djoker'den sonra 2 numaralı favori ise tartışmasız bir şekilde Andy Murray. Roland Garros'ta ilk kez bu sene finale çıkan Britanyalı raket kendi oyununu fazlasıyla geliştirdi, seviye atladı. Ayrıca an itibariyle Novak'ı yenmesi en muhtemel raket olarak görünüyor. 1 kez Wimbledon'u kazanan Murray, geçen sene yine yarı finalde Federer'e kaybetmişti. 2 sene aradan sonra tekrar beraber çalışmak için anlaştığı İvan Lendl'ın ayağının tozuyla "Djokovic'in takvim slami yapmaması için buradayım" şeklinde verdiği iddialı demeç sonrası Murray bakalım neler yapacak? Federer ise hem çim kortta her daim iyi olması ve hem de turnuvanın Wimbledon olması münasebetiyle bence 3. favori konumunda. Fakat bu favori durumu her turdaki rakibine göre değişkenlik gösterecektir. Çünkü Federer'i yenmek artık eskisi kadar zor değil. Zaten ekselansları Wimbledon öncesinde iki çim turnuvasında da (Stuttgart ve Halle) final göremedi. Yaşlılık ve bunun en büyük artçı sarsıntısı olan sakatlığının kendisi için en büyük engel olduğu İsviçreli için 18.Grand Slam şampiyonluğu kelimenin tam anlamıyla 'bıçak sırtı'.

Kendime göre belirlediğim 4 numaralı favorim; 2014'te yarı final oynayan Kanadalı 'dev' Milos Raonic. Wimbledon'u daha önce 3 kez kazanan John McEnroe gibi bir efsanenin çalıştırdığı Raonic, her zamankinden daha iddialı hazırlandı bu turnuvaya. Daha sonra ise 5 numarada Stanislas Wawrinka geliyor. Üst üste 2 yıldır çeyrek finalde elense de eğer istikrarını ve konsantrasyonunu bozmazsa Stan en az yarı final görebilir. İlk 5 isimden sonra sırayla favorilerim; Nick Kyrgios, bu senenin en formda isimlerinden 22'lik Dominic Thiem ve son olarak "yüzüp yüzüp kuyruğunda boğulan" Kei Nishikori..."Sürpriz" kategorisinde yer alan Tsonga, Dimitrov, Cilic, Berdych gibi isimlere ise açıkçası hiç şans vermiyorum.

Wimbledon aynı zamanda yeşil ve beyaz renklerini temsil eder. Yeşil bir zeminde beyaz ritüeline uygun olarak korta çıkan tenisçilerden bakalım hangi isim 10 Temmuz'da şampiyon olacak? Gerçi 10 Temmuz'da Avrupa Futbol Şampiyonası final maçı da var. Euro 2016 finali Türkiye saatiyle akşam 22:00'da olacak. Wimbledon finali ise geçen sezon gibi olursa 16:15 gibi başlar ve 5 set sürerse tahminle 20:00'a kadar sürer. Sonuçta iki finalin birbiri ile çakışma şansı yok, rahat olabilirsiniz :)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder